Her yıl, Oxford Sözlük tarafından belirlenen “yılın kelimesi,” o yılda dünyanın ruh halini, popüler kültürün öne çıkan kavramlarını ve dilin evrimini özetleyen bir sembol haline gelir. Oxford Sözlüğü, geçen sene yılın kelimesini “rizz” olarak belirlemişti. Bu kelime sosyal medyada “karizma” kelimesinin kısaltması olarak kullanılıyor ve daha çok “ikili ilişkilerdeki etkileyicilik, cazibe” anlamına geliyor. Günlük dile bu kadar sirayet etmesinin nedeni ise tabii ki sosyal medya. Geçtiğimiz 2024 yılında da tekrardan sosyal medyanın etkisi sayesinde yılın kelimesi (ingilizcesi “slang” diye bilinen) internet ağzı kelimelerden seçildi. 2024 yılı için bu onur, “brain rot” terimine verildi. Bu seçim, sosyal medya çağında bireylerin zihinsel durumunu ve dijital çevrenin yaşamlarımız üzerindeki etkisini çarpıcı bir şekilde ortaya koyuyor.
“Brain rot” terimi, kelime anlamıyla “beyin çürüklüğü” anlamına gelir. Ancak, günümüz kültüründe bu ifade genellikle sosyal medya, dizi maratonları, gereksiz tüketim ve bilgi kirliliği gibi zihinsel enerjimizi tüketen faaliyetleri tanımlamak için kullanılır. Dijital bağımlılık ve üretimden uzak tüketim arasındaki hassas dengeyi temsil eden bu terim, 2024’te neden bu kadar önem kazandı?
Geçtiğimiz yıllardan beri internet çağı, sınırsız bilgiye erişim sağlayarak ışık hızında bir iletişim devrimi başlattı.
Ancak bu yeniliklerin bir bedeli oldu. “Brain rot,” zihnimizi düşünmeden tüketmeye iten, dikkat dağıtıcı uyaranlarla dolu bu çevrenin bir ürünü haline geldi. Bir TikTok videosundan diğerine kayarken, saatlerin nasıl geçtiğini fark etmeyen bireyler, zihinsel yorgunluk ve yarı yolda kalmış üretkenlik ile baş başa kalıyor. “Brain rot,” bu sürecin hem mizahi hem de eleştirel bir özeti olmuştur.
“Brain rot,” yalnızca bireysel bir durum değil, aynı zamanda toplumsal bir olguya dönüşmüştür. Genç kuşaklar arasında bu terim, bağımlı oldukları uygulamaları ya da medya ışığında tekrar tekrar izlenen bir içeriğin etkilerini tanımlamak için esprili bir şekilde kullanılır. Bu kültür aslında daha eskilere dayansa da günümüz internet ortamında brain rot terimin en köklü ve popüler örneği “skibidi toilet”tir.
“Skibidi Toilet,” 2023 yılında popüler hale gelen bir internet fenomeni ve animasyon serisidir. Serinin yaratıcıları, YouTube platformunda faaliyet gösteren DaFuq!?Boo m! adındaki bağımsız bir animasyon ekibidir. Skibidi Toilet, absürt mizahı ve yaratıcı animasyon tarzıyla dikkat çeken bir video serisi olarak hızla viral hale gelmiştir.
Skibidi Toilet evreni, insan yüzüne sahip ve genellikle tuvalet kasası şeklinde tasarlanmış yaratıkların olduğu, sıra dışı bir distopik dünyada geçer. Videolarda, bu tuhaf yaratıklar “Skibidi” adlı bir şarkının ritmine uyumlu şekilde dans ederken, aynı zamanda başka grotesk ve mizahi olaylara karışırlar. Serinin adını aldığı “Skibidi” terimi, popüler bir şarkı olan Little Big grubunun “Skibidi” adlı parçasına bir göndermedir. Bu serinin temelinde absürtlük ve modern internet mizahının dinamikleri yatar. İlk video yayınlandıktan sonra, özellikle genç izleyiciler arasında hızla yayıldı. Kısa ve çarpıcı formatı, TikTok gibi kısa video platformlarında kliplerin paylaşılmasını kolaylaştırdı ve seriyi kısa sürede küresel bir fenomene dönüştürdü. Skibidi Toilet, sadece eğlenceli bir içerik olmanın ötesine geçerek, internet çağının rastgele, kaotik ve ilgi çekici doğasını temsil eden bir kültür simgesi haline geldi. Bununla birlikte, bu içerik serisi, kullanıcıların absürdizme olan sevgisini, internetin kitle psikolojisi üzerindeki etkisini ve viral içeriğin nasıl hızla yayıldığını anlamak açısından önemli bir örnektir.
Ancak bunun altında ciddi bir gerçek yatıyor: Çoğu birey, sınırsız tüketimle, kendi zihinsel sınırlarını zorladığının farkında bile değil.
Oxford Sözlük, “brain rot” terimini yılın kelimesi olarak seçerek, bireyleri bu dijital çağın etkileri üzerine düşünmeye davet etmiştir. Bu seçim, salt bir kelimenin ötesine geçerek, dünya çapında bir bilincin uyanışını temsil ediyor. Bilinçsizce kaybolduğumuz ekranlarda, üretkenliğimizin yerini alan üretsizliğimizin boyutlarını sorgulama fırsatı sunuyor.
“Brain rot” sadece bir eleştiriden ibaret değil, aynı zamanda bireylerin ve toplumların dönüşümü için bir davet. Eğer bu terim, sosyal medyanın ve dijital dünyanın olumsuz yanlarına dair bir farkındalık yaratırsa, bireylerin daha bilinçli bir şekilde teknolojiyi kullanmasını teşvik edebilir. Dijital detoks, dikkatli içerik seçimi ve offline etkinliklere odaklanma gibi çözümler, bu sürecin tersine çevrilebileceğini gösteriyor.
Sonuç olarak, “brain rot,” 2024’ün ruhunu tam anlamıyla yansıtan bir terim. Hem bireysel hem de toplumsal olarak, dijital dünyanın zihinsel sağlığımız üzerindeki etkilerini anlamamız için bir uyarı niteliğini taşıyor. Oxford Sözlük’ün bu seçimi, çağımızın gözden geçirilmesine ve daha dengeli bir gelecek arayışına kapı aralıyor. 2025 yılının kelimesi, çağımızın ruhunu hangi ifadeyle yansıtacak, zamanla göreceğiz.
Muhabir: Abdülmelik ÖZTOPUZ


